Pazar, Aralık 18, 2011

bu yalnızca sitem hocular

ne dedim dünkü girdide, kimse bakmaz filan. kötü hissettim lan kendimi, oraya bi link atıyoruz, heycanımızı paylaşıyoruz,umut sarıkaya tip mutsuzluk tanımlarına örnek teşkil etmeye itiyosunuz beni. (sibel sen okuyacaksın biliyorum, ama sen de sevgilim olduğun için okursun bence. yani sokaktan geçen adam olsam okumazdın heralde) ama popüleriteyle de çok alakası var tabiki bu iğrenç olayın. 
oraya bi link atıyosun, bi allahın kulu da lan bu adam ne yazmış diyip bakmıyo. ben de burda gayet rahat ve ezik biçimde sitem edebiliyorum. ama neden bunu yapıyorum, çünkü yine kimse okumaz biliyorum :)
ha ne dedik popülerite, ya da repütasyon daha doğru bi kelime olur.

hayatımın hiç bi döneminde herkesin tanıdığı herif olamadım, hala yeni tanıştığım insanların yüzüne bakarak konuşamıyorum misal. ben mi suçlusuyum sadece bunun acaba,onu bilemedim. birazcık da böyle olmayı öğütledi hayat bize. öğretti mi onu bilmiyorum, ama bunu öğrenmiş olduğunu iddia edenler öğütlediler işte.
neyse sıkıldım lan, bi an kendimi sezen aksuya sezen diyen hafif kilolu abla gibi hissettim,sustum.

ne koyam mahmut mu koyam

bloggerlara gıcık olan ben, şu an blog açtım lan galiba. ha niye açtım? can sıkıntısından aslında. 7.5 saat tren yolculuğu yaptım, ve yolculuğun sadece 1 saatinde uyudum. aslında daha fazla uyurdum, ama babam aradı, uyandım. aslında bu da normal, insanın babası arar ki insanı çünkü. ama sabahın beşbuçuğunda da aramaz lan. sadece babası diil, kimse aramaz olum o saatte. her neyse uyumadım işte. -lan bunları kimse okumaz zaten,küfür filan mı etsem sağa sola-. sonra yine uyumadım,sırtımda 20 kiloya yakın ağırlıkta dağ çantası vardı. sorna eve geldim, bi de basketbol oynamaya gittim bok varmış gibi. ayağımın altı su toplamış. ve ben yorgunken uyuyamıyorum.
ilk başta da dediğim gibi bloggerlara gıcık oluyorum. çünkü saçma bişi lan bu. hani önemli bi adamsındır da, yazarsın. ben kimim olm. feysbukta paylaştığı resim, şarkı 5 beğeninin üstüne çıkmayan bi adamım. asdksakfda bu gerçekten umrumda diil. ama bunun insanın çevresiyle bi alakası var kesinlikle, ben mesela çok samimi olmadığım bi insan,-çok beğendiğim bişi paylaşmazsa- beğenmem. dolayısıyla benim de eş dost akraba beğeniyo sağolsun. her neyse. hep uzaklaşıyorum konunun ekseninden. 

insan niye blog açar bilemedim. ama benimkisi merak ve can sıkıntısından oldu sanırım. aslında bunu hem herkesler okusun, hem kimseler okumasın istiyorum. ama bi yandan da uzay boşluğuna bırakıcak bi eserim olsun istiyorum. mesela bu blogu feysbukta bilgiler kısmına eklesem mi. utanırım lan sanki. bunu biraz düşüneyim, sibelime danışayım bi de. güzelmiş ama lan. insan kendi kendine konuşurken deli derler. ama kendi kendine yazınca edebiyatçı oluyo. bi kaç tane de hiç kimsenin anlamadığı şiir parçalarsan,oh ne ala memleket.
ilk girimin uğruna bi itirafta bulunayım. bu koçum benim var ya,ben o ilk yayınlandığında izlemiyodum. şimdi trt'de ne zaman denk gelsem izliyorum lan. şu an bile hatta. babasını 5buçukta aradığı için eleştiren adamın 2 buçukta blog'una yazarken koçum benim izlemesi de ayrı bi dilemma.
 blog'una diyince de çok karizma oluyomuş lan, en yakın zamanda clark kent gözlüğü ve fular edineyim. şimdi ben bu yazıyı bi paylaşim,merak ettim kim okuyacak. zaten bu blog büyük ihtimalle 15 dakikalık bi heves benim için. zaten herkes 15 dakikalığına blogger olmayacak mı anacım. hadi kalın sağlıcakla.
bi işaret verin lan katlandıysanız. hadi baş baş.